Bu makaleyi paylaş
“Kitap okuyan genç; dünyayı, tarihini ve kendini keşfeder…”
Gençlerin kişiliğini geliştiren, düşünce dağarcığını zenginleştiren ve dolayısıyla toplumda daha iyi bir yer edinmesini sağlayan en önemli beceri kitap okuma alışkanlığıdır. Kitap okuma alışkanlığının, temeli aile içinde atılmakta ve sonrasında da eğitim sisteminde öğrenciye kazandırılmaktadır.
Okuma alışkanlığı; gençlerin gerek okul yaşamı süresince, gerekse okul yaşamı sonrasında kendi kendini eğitmesini, olayları doğru ve anlamlı bir biçimde analiz edip yorumlamasını sağlayan önemli bir beceridir. Okuma alışkanlığı, gencin bir gereksinim olarak algılaması sonucu okuma eylemini, yaşam boyu sürekli ve düzenli biçimde gerçekleştirmesidir.
Yaşamakta olduğumuz bilgi çağının teknolojik ürünleri hayatımızdaki varlıklarını her geçen gün daha fazla hissettirmektedirler. Bilgi çağını yaşayan ve zamanlarının büyük bir bölümünü sanal ortamlarda geçiren genç nesle okuma alışkanlığı kazandırmak; akademisyenler, araştırmacılar, öğretmenler, ebeveynler olarak hepimize önemli sorumluluklar düşmektedir.
Gençlerin okuma alışkanlığı becerisine sahip olabilmeleri için onları okumaya teşvik etmeliyiz. Gençlere okuma alışkanlığı kazandırmanın yollarından biri, onları içinde bulundukları gelişim çağında ilgilerini çekecek konulara yöneltmektir. Bu düşünce ve amaçla gençlerle birlikte çıktığımız proje yolculuğumuzda, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından desteklenen “Okuyan Üniversite Okuyan Lise” projesiyle gençlere katkı sunmak istedik.
Okuma alışkanlığı, yalnızca gençlerin değil herkesin geniş bir bilgi evrenine açılması, düşünce ve duyarlılığını geliştirmesi, toplumla sağlıklı bir iletişime girmesi için başvurması gereken etkili bir öğrenme aracıdır. Okumak, insanda olumlu davranışların gelişmesine yardım etmekte ve kendi kendini eğitmesine katkıda bulunmaktadır. Okuma alışkanlığı toplumların gelişmişlik düzeyinin önemli göstergelerindendir. Toplumun gelişmeler ve değişmelere uyum sağlaması, okuma bilincinin oluşturulması ile mümkündür.
UNESCO’nun belirlediği temel tanımlarına göre okuma kavramı, kişinin bilgilenmesini, gelişmesini ve eğlenmesini sağlayan eylem olarak belirtilirken okuma alışkanlığı, okumayı öğrendikten sonra bu eylemi istekli biçimde kazanma becerisi olarak tanımlanmıştır. Genç bireylerin kendisini, çevresini ve dünyayı doğru biçimde algılayıp, içinde bulunduğu sosyal çevreye uyum sağlaması açısından da okuma alışkanlığı kazanmış olması önem kazanmaktadır.
Gençlik döneminde okuma alışkanlığının kazanılması ise, bireyin, özellikle mesleki açıdan gelişmesi ve sosyal açıdan olgunlaşması için önem taşımaktadır. Yetişkinlik döneminde ise, okuyan yetişkinler, daha az okuyan yetişkinlere göre, kendilerine ve çevresindekilere olumlu yönde katkıda bulunabilmekte, daha yaratıcı ve üretken olabilmektedirler.
Özgür insan, okuyan insandır. Çünkü okuma bilgisizliği yenen sihirli bir güçtür. Bilginin insana verdiği mutluluk ne para ne de servet ile sağlanabilir. İbn-i Sina gibi dünyaca ünlü bilgin kendisini anlattığı bir yazısında “gecelerim hep okumakla geçerdi” diyor. Yaşadığı devrin önemli bilginlerinden olan Katip Çelebi ise “mumlar tükenir, güneş, doğar ve ben hala okurdum” diyerek okuma alışkanlığını ortaya koymaktadır.
Yaşamın farkına varmak, olayları doğru analiz etmek için belirli bir bilincin oluşması için okumak gerekir. Yapılan bütün araştırmalar, erken dönemde okuma alışkanlığı kazanan gençlerin kelime hazinesi ve düşünme yeteneğinin arttığını buna bağlı olarak da yaratıcı zeka, dinleme ve konuşma yeteneğinin geliştiğini ifade etmektedir.
Kitap okuma gençlere vatan sevgisi, yaşama sevgisi, dürüstlük, yardımlaşma, kahramanlık, mertlik, fedakârlık, gelenek ve göreneklerimizle millî ve manevî değerlerimizi tanıtıp sevdirme, estetik duygusu verme vb değerleri kazandırmayla birlikte yeni ufuklar açması bakımından da önem arz ediyor. “Ben kitaplarımı değil, kitaplarım beni ortaya çıkarmıştır.” Diyen Montaigne kitap okumanın önemini ne kadar güzel ifade etmiş.
Gençliğin erken dönemlerde okuması ve dağarcığını doldurması ve edindiği bilgi ile geleceğinin yol haritasını çizmesi sağlıklı bir Türkiye için önem arz etmektedir. Özellikle gençler için okumanın öneminin beyin gelişimi ve düşünme sistematiğinin kazanılması açısından önemli olduğunu anlatalım. Bizleri zenginleştirecek kitap okuma projeleri düzenleyelim, çevremizdeki gençleri bu sürece teşvik edelim, kitap okuma alışkanlığı kazandırmak üzerine sosyal sorumluluk etkinlikleri yapalım.
“Bir insanın değeri okuduğu kitaplarla ölçülür.” Herbert Spencer
Kaynak: https://nebiyeyasar.medium.com/kitap-okuyan-gen%C3%A7ler-dd9d284b995d